Güneş Sistemi'nin tarihi boyunca, asteroitler ve Mars arasındaki çarpışmalar o kadar şiddetliydi ki, Kızıl Gezegen'den doğrudan Dünya'ya enkaz fırlattılar. Gezegenimizde bulunan çeşitli göktaşları arasında çok sayıda - yaklaşık 200 - göktaşının Mars'tan geldiği tespit edilmiştir.

Caltech'in yeni araştırması, Mars gezegeninden gelen taşların uzaya ve dolayısıyla Dünya'ya ulaşması için son derece güçlü çarpmaların gerekmediğini gösteriyor. Daha önce düşünülenden çok daha az basınç gerekiyor.

Caltech'te profesör olan Paul Asimow ve JPL'de gezegen bilimci ve çalışmanın ortak yazarı Yang Liu, önceki deneylerin plajiyoklazın deniz seviyesinde yaşanan atmosfer basıncının 300.000 katı olan 30 gigapaskal şok basıncında maskelinite dönüştüğünü gösterdiğini anlattı.

Araştırmacılar, daha fazla Mars meteoriti tespit ederek ve bunları kaynaklandıkları çarpma kraterine kadar izleyerek Kızıl Gezegen'in jeolojik tarihi ve evrimi hakkında daha fazla bilgi edinebileceklerini umuyorlar.

Ayrıca bu çalışma, gezegende yaşam arayışları için de önemli sonuçlar doğurabilir. Mars meteoritleri geçmiş yaşamın kanıtlarını içerebileceğinden, daha fazla meteoritin ve bunların çarpma kraterlerinin keşfi, bilim insanlarının gelecekteki yaşam arayışı misyonları için umut verici alanları belirlemelerine yardımcı olabilir.

Ancak gezegeni ve tarihini inceleyen bilim insanları için bu meteorlar, insanlığa meydan okumaya ve merak uyandırmaya devam eden uzak ve büyüleyici bir dünyaya açılan bir penceredir.